Rocio Blaikie'nin Evi

Büyücünün kafasına asasıyla vurmasının acısını taşıyarak yeni evinin önüne ışınlandı. Burasının kullanılmadığı belliydi, son derece iyi durumda gözüküyordu ve Rocio yeni evine uzun uzun baktı. Her şeye yakın bir yerdeydi ve göl manzarası az da olsa vardı.

Evin dışında durdu ve asasıyla koskocaman bir daire çizdi. Daha sonra da küçük bir bilek hareketi yaptı. Ev biraz daha parlıyordu sanki. Kapıya doğru ilerledi ve kapıyı açtı. Evin içinde mobilyalar da vardı ve son derece konforlu görünüyordu. Ne şanslıydı ve içinden büyücülere milyonlarca teşekkür ediyordu. Tabii domuz-adama da. Adını en kısa zamanda ezberlemeyi de aklının bir köşesine yazarak üst kata çıktı. Yatak odasını bulup iyi bir uyku çekmeye doğru yola koyuldu.

Rocio soğuk bir sabaha uyanmıştı. Yataktan kalktı ve pencereye doğru yürüdü. Hava son derece iç karartıcıydı. Gidip elini, yüzünü yıkadı. Dışarıda yemenin daha iyi olacağını düşünerek giyindi ve evden dışarıya çıkmak için odasından çıktı.

Alt kata indiğinde burasının hala ona ait olduğuna inanamıyordu. Tabii ki küçükken bundan daha büyük bir evde yaşamıştı ama sonuçta o ev annesinin ve babasınındı. Şİmdiyese kendine ait huzurlu bir evi vardı.

Kapıdan dışarıya çıktı ve şehre doğru ilerlemeye başladı.

Rocio evde yokken evin önüne geyik ve insan karışımı bir canlı geldi.



Canlı şapkasını çıkarıp içinden bir poster çıkardı ve posteri evin kapısına asarak gitti:

Kod:

KIZIL EJDER HANI

Soğuk bir şeyler içmek için en iyi yer!
Üstelik bazı uçan pembe hayvanlar gibi pahalı da değil!
Hemen gelin!

Tekrar yürüyerek evine kadar gelmişti. Şehirde yürümeyi seviyordu. İnsanların koşuşturmasını, her garip yaratığın ne olduğunu düşünmeyi seviyordu. Elindeki paketle birlikte evinin kapısına varmıştı. Kapının üzerine bakınca Kızıl Ejder Hanı'nın posteri olduğunu görüğü bir yazı vardı. Bir ara uğrayacağını düşünerek posteri kapıdan aldı ve evine girdi. Elindekileri hiçbir yere bırakmadan üst kata çıktı ve eşyalarını koyabileceği bir oda aramaya koyuldu. yatak odasının yanındaki odaya daha önce hiç bakmamıştı. Oraya girdi ve çok da büyük olmayan bu yere hayretle baktı. Güzeldi, tam da iksir yapmak içindi. Pakedi açtı ve orada duran bir rafa pirinç ölçek takımını, altındaki rafa da cam şişe takımını ve bıçağını yerleştirdi. Kazanı da odanın ortasına koydu ve odadan çıkmak için ilerledi, kapıdan çıkarken omzunun üstünden odaya son kez baktı ve odadan çıkıp kendine bir çay yapmak için mutfağa indi.

Evde geçirilen güzel saatler ardından, içtiği çayların da verdiği keyifle işe gitmeye hazırlandı Rocio. Kendini attığı koltuktan bir hışımla kalktı ve kapının yanındaki askıdan mor cüppesini aldı ve işe gitmek için yola koyuldu.

Rocio eve geldiğinde bri buz kalıbına dönüşmüş olduğunu fark etti. Yorgundu ve hemen üst kata çıkıp kendini yatağına atmak istiyordu. Odasına girince yoraganı açtı kendini bıraktı ve yorganı üzerine çekip derin bir uykuya daldı.